Eski ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, İsrail’in Altın Kubbe füze savunma sisteminin etkinliğine dair iddialarda bulundu. Trump, bu sistemin, düşman mermilerini etkisiz hale getirmek konusunda olağanüstü bir başarı sergilediğini vurguladı. Özellikle Ortadoğu'daki gerginliklerin artmasıyla birlikte, bu tür savunma sistemlerinin önemi bir kez daha kamuoyunda tartışma konusu oldu. Trump, Altın Kubbe'nin sadece savunma amaçlı değil, aynı zamanda güçlü bir caydırıcılık unsuru olduğunu da belirtti.
İsrail’in geliştirdiği Altın Kubbe, kısa menzilli roket, top mermisi ve çeşitli hava tehditlerine karşı koruma sağlayan bir füze savunma sistemidir. 2011 yılında hizmete giren bu sistem, özellikle Gazze’den atılan roketlere karşı etkili bir şekilde mücadele etmek amacıyla tasarlanmıştır. Altın Kubbe, radar sistemi sayesinde düşman mermilerini tespit eder ve bu mermilere yönelik müdahale için füzelerini fırlatır. Sistem, tespit edilen tehdidi değerlendirerek etkisiz hale getirmek için en uygun müdahale yöntemini seçer. Eğer merminin düşme noktasını belirlediğinde bu alanın boş olduğunu tespit ederse, füzeyi fırlatmamayı tercih edebilir. Bu sayede hem maliyetin düşürülmesi hem de gereksiz mühimmat kullanımının önlenmesi sağlanır.
Trump, Altın Kubbe’nin sadece askeri bir sistem olmadığını, aynı zamanda uluslararası ilişkilerde bir denge unsuru olduğunu ifade etti. Konuşmasında, “Altın Kubbe, düşmanlarımıza karşı bir güvence sağlıyor. Onlar havada uçan mermilerin ne kadar etkili bir şekilde vurulduğunu gördüklerinde, korkmaya başlayacaklar” şeklindeki sözleri, sistemin caydırıcı gücünü öne çıkardı. Trump, ayrıca ABD’nin İsrail’in bu tür sistemlerini desteklemeye devam edeceğini ve bunun bölgedeki istikrarı artıracağını belirtti. Ancak Trump’ın bu açıklamaları, bazı analistler tarafından eleştirildi. Onlar, böyle bir savunma sisteminin varlığının, bölgedeki çatışma dinamiklerini daha da karmaşık hale getirebileceğini vurguladılar.
Altın Kubbe’nin başarısı, yalnızca Trump’ın eski döneminde değil, günümüzde de uluslararası ilişkilerde büyük bir etki yaratmaya devam ediyor. Özellikle İran’ın nükleer programı ve Hizbullah gibi gruplarla yaşanan belirsizlikler, bu tür savunma sistemlerinin ne denli önemli olduğunu gözler önüne seriyor. Trump’ın Altın Kubbe konusundaki açıklamaları, yalnızca askeri bir gündem oluşturmakla kalmıyor; aynı zamanda ABD’nin Ortadoğu politikalarının nasıl şekilleneceğine de ışık tutuyor.
Gelecekte Altın Kubbe’nin olaylara nasıl yön vereceği ve Trump’ın bu sistem üzerindeki etkileri, uluslararası ilişkilerde daha fazla tartışma yaratacaktır. Özetle, Altın Kubbe’nin hem askeri hem de diplomatik boyutlarıyla, dünya gündeminde merkezî bir rol oynamaya devam edeceği aşikar.